İbrahim HOCA'dan Evinizin Konforunda 3., 4. , 5. , 6., 7. ve 8. Sınıflara Matematikten Canlı Dersler.
Gerekli Tek Şey e-mail Adresin, Adın ve Soyadın
Haftada 4, Ayda 16 Saat Sadece 120 TL( Ödemeler Aylık Olarak Havale İle Yapılır. )
Kayıt ve Ders Zamanları İçin Ayrıntılı Bilgi: 0507 215 26 58
EVİNİZDEKİ ÖĞRETMEN
Konu anlatım videolarımız sitemizden kaldırılmıştır.
Konu anlatımı ve diğer tüm videolarımıza 5. SINIF DVD'sini satın alarak ulaşabilirsiniz.
Hemen Satın Almak için TIKLAYINIZ.
5. sınıf fen ve teknoloji dersi canlılar dünyasını gezelim ünitesinin videolu ders anlatımı ders izle
CANLILAR
DÜNYASINI GEZELİM
Canlılar Nasıl
Sınıflandırılır ?
Yeryüzünde milyonlarca
canlı vardır. Bunların her birini incelemek çok zordur. Benzer özellikte olan
canlıları bir grupta toplamak onları incelememizi kolaylaştırır. Bu nedenle
canlılar benzerlik ve farklılıkları dikkate alınarak sınıflandırılmıştır.
Sınıflandırma yapılırken
canlıların;
• Dış görünüşleri,
• İç yapıları,
• Hareket, beslenme ve
çoğalma gibi özellikleri göz önünde bulundurulmuştur.
CANLILAR AŞAĞIDAKİ
ŞEKİLDE SINIFLANDIRILMIŞLARDIR
1. BİTKİLER
2. HAYVANLAR
3. MANTARLAR
4. MİKROSKOBİK CANLILAR
BİTKİLER
İnsan ve hayvanların en önemli besin
kaynağı olan bitkilerin yaşam alanları çok geniştir. Kara ve su ortamlarında,
çöllerde birçok bitki çeşidi vardır. Nilüfer, kamış ve sazlar su ortamında
yaşarken kaktüs çöllerde yaşar. Elma, gelincik, papatya, çam, eğrelti otu, çim,
domates, salatalık, kabak, patlıcan vb. bitkiler ise kara ortamlarında yaşar.
Bir yerin iklimi, o yerde yetişen bitki çeşitliliğinde etkilidir. Örneğin,
yurdumuzda farklı iklim türlerinin etkili olması nedeniyle çok çeşitli bitkiler
yetişir. Çay bitkisi yalnızca Doğu Karadeniz Bölgesi'nde yetişirken Akdeniz
Bölgesi'nde yetişen turunçgiller iç bölgelerde yetişmez.
Bitkiler yapılarına göre 2’ye ayrılırlar:
1.Çiçeksiz bitkiler,
2.Çiçekli bitkiler olarak sınıflandırılmıştır.
A)Çiçeksiz Bitkiler
Çiçekleri olmayan bu bitkiler ağaç diplerinde, nemli
toprak yüzeylerinde, bataklıklarda ve sularda yaşar.
B)Çiçekli Bitkiler
Çevremizi ve doğayı güzelleştiren sebze ve
meyveleri elde ettiğimiz en gelişmiş bitkilerdir.
Çiçekli bitkilerin kök, gövde, yaprak ve çiçek gibi yapıları
vardır. Bitkinin yaşamsal faaliyetlerini yürütebilmesi için bu yapıların her
birinin ayrı bir görevi vardır.
Bitkinin 4 bölümü vardır.
KÖK
Bitkinin toprağın altında kalan kısmıdır.
Havuç, kereviz, turp gibi kökünde besin
depolayan bitkilerin köklerini yeriz. Soğanın saçak gibi, havucun kazık gibi
kökü vardır.
Görevi: Kök, bitkiyi toprağa bağlar, tutunmasını sağlar. Bitkinin yaşaması için gerekli olan topraktaki su ve mineralleri alır. (Bitki köklerinde toprağın derinliklerine ulaşmayı sağlayan emici tüyler bulunur. Emici tüyler, kökün topraktaki su ve suda çözünmüş maddeleri emmesini sağlar.)
Yukarıda da söz ettiğimiz gibi bazı
bitkilerin köklerinin besin depolama görevi de vardır.
GÖVDE
Bitkinin toprak üstünde bulunan
kısımlarından biridir. Bazı bitkilerde ince ve yumuşak olan gövde çoğunlukla
kışın kurur. Bu bitkilerin gövdelerine otsu
gövde denir. Bazı bitkilerin gövdeleri ise sert olup otsu gövdelerden
sağlamdır. Bu bitkilerin gövdeleri odunsu gövde olarak adlandırılır. Bazı
bitkiler gövdeleriyle yerde sürünür ya
da bir yere sarılır.
Yer elması, patates,
kavun, karpuz gibi bitkiler gövdelerinde besin depolar. Bu bitkilerin gövdelerini yeriz. Kökün topraktan aldığı su
ve mineraller gövdeye ulaşır. Bu maddeler gövdenin yapısındaki borucuklarla
taşınır.
Görevi: Bitkinin
dik durmasını sağlar. Kökten gelen maddeleri yapraklara
taşır. Bitkinin çiçek, yaprak ve meyvesini taşır.
Yapraklarda üretilen besini diğer yapılara taşır.
YAPRAK
Bitkilerin besin üreten kısımlarıdır. Şekli bitkiden bitkiye değişmesine rağmen
rengi çoğunlukla yeşildir. Yaprak sapıyla gövdeye bağlanır. Üzerinde iletimi
sağlayan damarlar vardır.
Görevi: Besin yapar. Yapraklarda
bulunan yeşil tanecikler su, karbondioksit
ve güneş ışığı ile birleşerek besin oluşturur. Bitki; suyu kökleriyle
topraktan, karbondioksidi havadan alır. Bitkiler besin üretirken havaya oksijen
verir. Bitkinin besin yapma işi fotosentez olarak adlandırılır. Solunum yapar. Bitkiler de bütün canlılar gibi
solunum yaparken oksijen alır, karbondioksit verir. Solunum yine tüm canlılarda
olduğu gibi gece gündüz devam eder. Terleme yapar. Bitkiler topraktan aldıkları
suyun tümünü kullanmaz. Fazla su yapraklardan dışarı atılır. Buna terleme denir. Yapraklarda terlemeyi sağlayan
gözenekler vardır. Terleme sıcak ortamlarda daha hızlı olur.
ÇİÇEK
Bitkilerin üreme organlarıdır. Taç yapraklar olarak adlandırılan renkli yapraklar; kokusu ve güzelliği ile bazı hayvanların dikkatini çeker. Kuş, böcek gibi hayvanlar çiçeklere konarak erkek organlardaki tozları dağıtırlar. Tozların dişi organa ulaşması tohumun oluşmasını sağlar. Tohum dişi organda oluşur. Çanak yapraklar, tomurcuk halindeyken taç yaprakları çevreleyen yapraklardır. Çiçeği olumsuz şartlardan korur. Tomurcuk açılınca çiçeğin alt kısmında kalır.
HAYVANLAR
*Hayvanlar yaşama
ortamlarına, vücut yapılarına, beslenme ve üreme şekillerine göre birçok
şekilde gruplandırılabilir.
*Bilim adamları,
hayvanları omurgalı ve omurgasız hayvanlar olarak iki grupta incelerler.
Vücudumuzun dik durmasını sağlayan ve vücudumuza şekil veren yapının iskelet olduğunu biliyoruz. Omurga, iskeletin
temel kısımlarından biridir, iskeletin diğer temel kısımları omurgaya bağlanır.
Omurgasız hayvanlarda omurga yoktur.
*Omurgalı
Hayvanlar Memeliler: Omurgalı hayvanların en gelişmiş grubudur. Doğurarak
çoğalır, yavrularını sütle beslerler. Akciğer solunumu yaparlar. Çoğunluğu
karada yaşarlar, inek, fil, zürafa, at, deve, geyik otla; kurt, aslan, kaplan,
çakal etle; fare, ayı hem etle hem de otla beslenen memeli hayvanlardır. Yunus,
fok ve balina suda 'yaşayan memelilerdir.
*Uçmalarına rağmen
vücutları kılla kaplı olan yarasalar da memeli hayvanlar grubunda incelenir.
*Genellikle memelilerin
vücutları kıllarla iplidir.
Hayvanlar özellikleri bakımından 5’e ayrılır.
a)Memeliler
Memeli hayvanların hepsi yavrularını süt bezlerinden
salgıladıkları sütle beslerler. Doğurarak çoğalırlar. Suda ve karada
yaşayanları vardır. Memelilerin bazıları otla, bazıları etle, bazıları ise hem
et hem de ot ile beslenirler. Karada yaşayan memelilerden başka yarasa gibi
uçan memelilerle; balina, yunus gibi yüzen memeliler
b)Kuşlar
*Vücutları tüylerle
kaplıdır. Ağız yerine gagaları vardır. Uçmalarını sağlayan kanatları vardır.
Ancak tavuk, hindi, 'devekuşu ve penguen gibi kuşların kanatları olduğu hâlde
uçamazlar. *Yumurta ile çoğalır, yumurtadan çıkan yavrularının beslenme ve
korunmasını sağlarlar. Sularda beslenen kuşların gagaları geniş yapılı,
ayakları perdelidir. Tohumla beslenen kuşların gagaları daha 'küçüktür.
c)Sürüngenler
*Ayakları köreldiği için
sürüngenler adı verilmiştir. Yılanların hiç yokken kaplumbağa, timsah ve
kertenkeleler de küçük ayaklar vardır. Vücutları sert pullarla kaplıdır.
Yumurta ile çoğalır, akciğer solunumu yaparlar.
*Zehirli türleri bulunan
yılanlar diğer hayvanlarla beslenirler. Nehir ve göllerde yaşayan timsahlar,
balık, kuş ve zebra, keçi gibi memelilerle beslenirler. Kertenkeleler yapışkan
dilleriyle böcekleri avlayarak beslenirler.
*Vücutları sert pullarla
çevrili olan kaplumbağaların karada yaşayanları otçuldur. Suda yaşayanlar ise
küçük hayvanlarla beslenir.
d)Kurbağalar
Hem karada hem suda yaşarlar. Vücutları
nemli ve kaygandır. Akarsu ve göl kenarlarında sinek ve böcekleri yapışkan
dilleriyle avlayarak beslenirler. Yumurtayla çoğalan kurbağaların
yumurtadan çıkan yavruları
balığa benzer. Solungaçlarıyla solunum yapan yavruların büyüdükçe akciğerleri
gelişir, ayakları çıkar. Kuyruk ve solungaçları kaybolarak ergin kurbağa
olurlar. Ergin kurbağalar akciğer ve deri solunumu yaparlar.
e)Balıklar
Suda yaşar, solungaçlarıyla solunum
yaparlar. Sudaki çözünmüş oksijeni solurlar. Kuyrukları ve yüzgeçleriyle
hareket ederler. Sudaki küçük canlılar ile küçük balıkları ve bazı su
bitkilerini yiyerek beslenirler. Köpek balığı, hamsi, alabalık, palamut, kefal
gibi değişik adlarla anılan çok çeşidi vardır.
Omurgasız Hayvanlar
Karada ve suda yaşayan
birçok omurgasız hayvan vardır. Vücutları sert bir örtüyle kaplıdır.
*Karada Yaşayanlar
Çekirge, kelebek, arı,
sinek, pire gibi omurgasızlar, eklemli bacakları ile hareket eder. Bunlar
karada yaşar.
Akrep,
kırkayak,çıyan, solucan, salyangoz da karada yaşayan omurgasızlardandır.
*Suda Yaşayanlar:
Denizanası,
midye, mercan, ahtapot, yengeç, sünger, ıstakoz, denizyıldızı suda yaşayan
omurgasız hayvanlardandır. Yengeç, ıstakoz, midye gibi omurgasızların sert
kabukları vardır.
Süngerlerin delikli
vücutları vardır. Süngerler temizlik işlerinde ve ilaç yapımında kullanılır.
MANTARLAR
Mantarların birçok çeşidi
vardır. Ağaç altlarında gördüklerimiz şapkalı
mantarlardır. Sebze ve meyvelerde çok sık rastladığımız küf de bir mantar
türüdür.
Nerelerde Yaşar?
Mantarlar nemli yerlerde, çoğunlukla ormanlarda,
çeşitli yiyeceklerin (ekmek gibi), meyve ve sebzelerin üzerinde yaşar.
Bitkilerden Ayrılan
Özellikleri
Mantarlar bitki değildir.
Birçok yönden bitkilerden ayrılır.
Mantarların Türleri
Şapkalı mantar:
Ormanlarda, bahçelerde bulunur. Sap ve
şapka olmak üzere iki kısımdan oluşur. İnce,
ipliksi bir yapıya sahiptir. Sapın toprakla birleştiği yerden besinleri alır.
Küf Mantarları: Uzun süre açıkta
bırakılan yiyecekler üzerinde hızla çoğalarak bir örtü oluştururlar. Küflü
yiyeceklerin tadı ve kokusu değişir. Bu yiyecekleri yememeliyiz. Peynir
küfünden penisilin adı verilen ilaç yapılır.
Maya Mantarları:
Hamurun mayalanması ve peynir yapımında
rol oynayan mantarlardır. Bir miktar
hamur mayasını ılık su ve şekerle karıştırdığımızda maya kabarmaya başlar.
Çünkü şekeri besin olarak kullanan mantarlar hızla çoğalır. Bu sırada gaz kabarcıkları çıkar. Maya mantarları
uygun sıcaklık ve besin olan ortamlarda canlılık özelliği gösteri. Maya kuru iken yaşamsal faaliyetlerini
sürdüremez.
Hastalık Yapan
Mantarlar:
Bebeklerin ağzında pamukçuk denilen hastalığın
nedeni bir mantardır.El ve ayaklarda kaşıntı ile başlayıp çatlaklara ve
kanamalara neden olan mantar hastalığına mantarlar sebep olur. Saçkıran
hastalığında da mantarlar rol oynar.
YARARLARI VE ZARARLARI:
A)Yararlı Mantarlar
Şapkalı mantarlar E vitamini açısından
zengindir. Besin olarak kullanılır. Ekmek ve pasta yapılırken hamurun
mayalanmasını sağlar. Peynir yapımında
kullanılır. Peynir küfünden penisilin
denilen antibiyotik elde edilir.
B)Zararlı Mantarlar
Bazı şapkalı mantarlar insanların
zehirlenmesine neden olur. El ve ayaklarda kaşıntıya, saçkıran ve pamukçuk
hastalıklarına neden olur. Yiyeceklerin
küflenmesine neden olur. Buğday, mısır,
asma gibi bitkilerde hastalıklara neden olur.
Not: İnsanlar gerekli
besin (gübre) ve nemi sağlayarak şapkalı mantar üretirler. Bunlara kültür
mantarı denir. Son yıllarda ülkemizde kültür mantarı üretiminde büyük bir artış
vardır.
MİKROSKOBİK CANLILAR
Gözle görülmeyecek kadar küçüktürler.
Yalnızca mikroskopta görülebilirler. Mantarlar gibi zararlı olanlarının yanında
yararlı olanları da vardır. Mikroskobik canlılar hava, su ve toprak gibi doğal ortamlarda, insan ve hayvan vücutlarında,
besinlerde yani uygun sıcaklık ve besin olan her ortamda yaşarlar. Canlı
vücutları sıcaklık ve besin açısından mikroskobik canlılar için yaşamaya
elverişli yerlerdir. Besinler de mikroskobik canlıların üremesi için uygun ortamlardır.
Dışarıda bırakılan yiyeceklerde çoğalan mikroskobik canlılar besinlerin bozulmasına
neden olur. Bu besinlerin kokuları ve görünümleri de bozuktur.
Deniz,
göl ve okyanuslarda yaşayan bazı mikroskobik canlılar suyu oksijen bakımından zenginleştirir. Ayrıca
buralarda yaşayan diğer canlılar için önemli bir besin kaynağı olur.
Aydınlatma Teknolojisi Konu Anlatımı TIKLAYINIZ
Basit Elektrik Devresi Konu Anlatımı TIKLAYINIZ
Geometri Çalışmaları 6 TIKLAYINIZ
Metinlerde Dilbilgisi Çalışmaları TIKLAYINIZ
Canlılar Dünyasını Gezelim
Ilkogretimvideo.com üye olarak yorum yazmak için üye girişi yapınız eğer henüz üye değilseniz şimdi üye olmak için tıklayınız.